- Anasayfa
/ - Dernekler
/ - Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, sahte seyyidliğin İslamiyete zarar verdiğini söyledi.
Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, sahte seyyidliğin İslamiyete zarar verdiğini söyledi.
Sahte Seyyid’lik Önlenmeli
Dünya Seyyidler ve Şerifler Kültür ve Araştırma Derneği Genel Başkan Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, sahte seyyidliğin İslamiyete zarar verdiğini söyledi.
Dünya Seyyidler ve Şerifler Kültür ve Araştırma Derneği Genel Başkan Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, sahte seyyidliğin İslamiyete zarar verdiğini, bu nedenle önlenmesi gerektiğini söyledi.
SAKARYA54 Haber Merkezi / Fehmi DUMAN -Fotoğraf-Necla BAKAN
Dünya Seyyidler ve Şerifler Kültür ve Araştırma Derneği’nce Adapazarı İnci Hotel’de verilen kahvaltıda konuşan Genel Başkan Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, derneklerinin İstanbul’un Başakşehir ilçesinde 19.06.2014 tarihinde resmi olarak kurulduğunu bildirdi. “İslam Alemine hayırlı uğurlu olsun, Yüce Rabbim, birlik ve beraberliğimizi sağlasın, devletimizi kıyamete kadar yüce kılsın” diyen Genel Başkan Zerraki, amaçlarının sahte seyyidliği ve istismarlığı önlemek, gerçek seyyidleri de kayıt altına almak olduğunu hatırlattı.
Türkiye cumhuriyeti Anayasası’nın ön gördüğü esaslar doğrultusunda İslam Dini Peygamberi Hz.Muhammed Mustafa (S.A.V.)’nın dünyada ve Türkiye’de soyu ve Ehl’i Beyti olan, Seyyid ve Şerif aileler arasında imkanlar ölçüsünde her türlü maddi ve manevi yardımda bulunmak, dayanışmayı sağlamak, seyyidlik ve şeriflik makamının Nakibü’l Eşrâflık kurumunun anlaşılması ve gelişmesi ile ilgili bu alanda bilimsel etkinlikler yapmak üzere kurulduklarını vurgulayan Zerraki, şöyle devam etti:

“3 Mart 1924’te halifelik makamının kaldırılması, ana temeli Hz.Rasulullah tarafindan atılan,1400 yıl devam eden Nakubü’l Eşrâflık kurumunun da ortadan kaldırılmasıdır. Bu kutlu soydan gelen seyyid ve şerifleri de arka plana atarak ve bu şekilde unutturmaya çalıştılar. Bizlerin yerine ‘Seyyid,Şerif,Ehl-i Beyt’ diye bazı grupları Türk Milletine ‘Bunlar seyyid’dir diye tanıtmaya çalıştılar. Bu kişiler ise seyyid ve şeriflere yakışmayan hareketler ve davranışlarda bulunarak itibarımızı düşürdüler. Mümin ve Müslümanların bazıları da ‘Seyyidlik böyleyse, seyyidler böyle yapıyorlarsa biz böyle seyyidleri tanımıyoruz, tanımakta istemiyoruz’ diyerek gerçek seyyidlerden uzaklaştılar. Bu dönemlerde de bazı yobazlar ve din tüccarları ortaya çıkarak Türk Milletine ‘Biz seyidiz, biz Ehl-i Beyt’iz’ diyerek iyi niyetli Müslümanları kandırmaya çalıştılar ve çalışmalarına da devam ediyorlar. Fakat başaramayacaklar. Biz dernek olarak bu kötü imajları silmek ve bu din tüccarlarına engel olmak için tüm gücümüzle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Allah’ın izni ile muvaffak olacağız.”
NESEP SERECESİ
Osmanlı döneminde Nakibü’l Eşrâf kaymakamları tarafından verilen; ellerinde “neseb-soy seceresi” olan seyyid ve şerif kardeşlerinin derneklerine baş vurarak üye olmaları rica eden Dünya Seyyidler ve Şerifler Kültür ve Araştırma Derneği Genel Başkan Hüseyin Ağaçkıran Zerraki, seyyidlere şu çağrıda bulundu:
“Eğer herhangi bir sebeple ellerinde ki ‘Neseb Seceresi’ kayıp olmuş, çalınmış, yırtılmış ve yanmış ise, bu ailenin adı, baba adı, doğum yeri lakabı, ili, ilçesi, yazılmış şekilde dönemin Nakibü’l eşrâf kaymakamları tarafından tespit edilerek, kayıt altına alınmıştır. Bu kayıtlar da İstanbul Süleymaniye’de İl Müftülüğü Meşihat ve Şeriye Sicilleri arşivinde asırlardan beri düzenli bir şekilde muhafaza edilen ‘Nakibü’l Eşrâf – Secerei –Tayyibe’ defterlerinde mevcuttur. Oraya gitsinler, kayıtları varsa çıkartsınlar, Meşihat Dairesi’nde tasdik etmek suretiyle, derneğimize gelsinler üye yapalım.”

Dalkıran, ‘Irkçılık ve nefret söylemi ile mücadele’ ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Üsküdar Üni. Öğr. Üy. Dr. Kazım Dalkıran: Zerre kadar inancı olan Yahudi ve Musevilerin kendini sorgulaması lazım.
Üsküdar Üni. Öğr. Üy. Dr. Kazım Dalkıran: İsrail’in BM kararlarına uyması lazım. Eğer buna uymuyorsa başka bir karara uyması beklenemez.
Üsküdar Üni. Öğr. Üy. Dr. Kazım Dalkıran: Ben pilotum. Jet yakıtı her gidilen limanda satılmak durumundadır. Bu, uluslararası havacılıkta da bir yükümlülüktür. İsmi de jet yakıtı olduğu için bunu savaş uçaklarına veriliyormuş gibi göstermek ahlaksızlıktır. YRP genel başkanının ‘Kürecik’i neden kapatmıyorsunuz?’ gibi ahlaksızca yeni bir çıkış yapması kabul edilebilir değildir.
Dalkıran, iç siyasetin gündemi ve yaşananlar konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kahvaltı Proğramına Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi’nden emekli pilot ve Dr. Öğr. Üyesi Kazım Dalkıran ve diğer davetliler katıldı.



Etiketler
Bunlarda İlginizi Çekebilir