- Anasayfa
/ - Dernekler
/ - Sakarya Filistin Gönüllüleri’nin organize ettiği yürüyüşe yüzlerce Sakaryalı katıldı.
Sakarya Filistin Gönüllüleri’nin organize ettiği yürüyüşe yüzlerce Sakaryalı katıldı.
Sakarya, Filistin savaşının yıldönümünde ayağa kalktı
Şerefiye Camii önünden başlayan Filistin yürüyüşü Kent Meydanı’nda noktalandı. Sakarya Filistin Gönüllüleri’nin organize ettiği yürüyüşe yüzlerce Sakaryalı katıldı.
7 Ekim Aksa Tufanı Savaşı’nın birinci yılı münasebetiyle düzenlenen yürüyüşte “Aksa Tufanı Siyonizmi Yenecek”, Kahrolsun İsrail, Kahrolsun Amerika”, Sakarya’dan Gazze’ye Direnişe Bin Selam”, “Hizbullah’a, Hamas’a Direnişe Bin Selam”, “Hükümet Uyuma Filistin’e Sahip Çık” sloganları atıldı.
Kent Meydanı’nda Sakarya Filistin Gönüllüleri adına Mücahid Gacal basın açıklaması gerçekleştirdi. İsrail’in Avrupa ve Amerika desteğine rağmen ilerleme sağlayamadığını kaydeden Gacal “Hamas, sadece Filistin için değil, bütün İslam coğrafyası ve insanlık adına savaşmaktadır. Aksa Tufanı Müslümanların bağımsızlığı için bir dönüm noktasıdır” dedi.
Basın açıklamasında hükümete Azerbaycan petrolünün Türkiye üzerinden İsrail’e akmasına izin vermemesi çağrısı yapıldı. Ayrıca İsrail’le ticareti transit yollarla sürdüren tüccarların önünün kesilmesi ve İncirlik ve Kürecik’in kapatılması gerektiği dile getirildi.

Muharrem Demircan’ın duasının ardından Amerika ve İsrail bayrağı ateşe verildi.
Basın açıklamasının tam metni şu şekilde:
Değerli Filistin dostları, kıymetli Sakaryalılar;
7 Ekim 2023’te başlayan Aksa Tufanı Savaşı bir yılı doldurdu. Siyonist İsrail, son bir yılda Gazze’de binlerce masumu katletti, ocakları söndürdü, son olarak ise savaşı Lübnan’a genişletme hedefini önüne koydu.
Siyonist İsrail, bir senedir Amerika ve Avrupa’nın sınırsız askeri ve mali desteğini arkasına aldı. Ancak direniş grupları büyük bir kararlılıkla İsrail’e büyük kayıplar verdirdi. İsrail, sahadaki kayıplarını sivil kıyımları ve açlık politikası ile örtbas etmeye çalıştı. Bugün, yakınlarını şehit vermesine ve yiyecek yemek bulmakta zorlanmasına rağmen ayakta durma dirayetini gösteren ve direniş güçlerine sonuna kadar destek veren kahraman Gazze halkının bağımsızlık mücadelesine şahit oluyoruz. Bu bağımsızlık mücadelesi, tüm İslam ümmeti ve insanlık adına verilmektedir. Çünkü herkes iyi bilmektedir ki, gasıp siyonist rejim gözüne bütün bir bölgeyi kestirmektedir. Uluslararası sistemi kendi ipoteğine alan Siyonistler, yaptıkları soykırımın hesabını vermeyeceklerinin bilincindedir. Siyonistleri geri çekilmeye zorlayacak olan sadece ve sadece direnişin iradesidir. 76 yıldır, İsrail Filistin ve Lübnan başta olmak üzere bölgeyi teslim alamamış ise bunun sebebi direniş gruplarının verdiği güçlü mücadeledir.

Bu vesile ile Sakarya’dan direniş cephesine selamlarımızı gönderiyoruz. Filistin’de bir senedir destan yazan Hamas ve İslami Cihad’a, Lübnan’da Hizbullah’a, Yemen’de Ensarullah’a ve Irak İslami Direnişi’ne desteğimizi teyit ediyoruz. Bu cephenin askeri ve mali olarak arkasında duran İran’ı tebrik ediyoruz.
Aksa Tufanı’nda şehadete koşmuş yiğit önderlerimizi rahmetle, minnetle anıyoruz. Hamas lideri İsmail Heniyye ve Salih Aruri’nin, Hizbullah lideri Seyyid Hasan Nasrallah’ın yolunu sürdüreceğimizi ilan ediyoruz. İsmail Heniyye, Salih Aruri ve Seyyid Hasan Nasrallah Amerika ve Avrupa’nın ortaklığı ile Siyonist terör rejimi İsrail tarafından şehit edildi. Liderlerinin şehadeti Hamas ve Hizbullah’ın direnişini sönümlemeyeceği gibi, daha da alevlendirecek ve İsrail’in yok oluş sürecini hızlandıracaktır. Geçtiğimiz günlerde Filistin ve Lübnan’da İsrail’in verdiği kayıplar, bunun açık bir işaretidir. İsrail’in kayıplarını gizleme noktasında uyguladığı ağır sansüre rağmen ortalığa saçılan görüntüler, Siyonistlerin canının nasıl acıtıldığını tüm dünyaya göstermektedir.
Değerli kardeşlerimiz;
Direniş grupları, İslam coğrafyasının ve insanlığın geleceği adına, insanlık düşmanı soykırımcı teröristlerle sonuna kadar savaşmaktadır. Havada teknolojilerine güvenen Siyonistler, karada beceriksizlikleriyle yüzleşmekte ve direniş tarafından ölüleriyle birlikte geri püskürtülmektedir.
Peki bu süreçte Türkiye olarak bize ne düşmektedir? Bizler İsrail’i bu işgalden ve soykırımdan caydırmak için hangi adımları atabiliriz?
Bu noktada halk olarak hükümete sorumluluklarını hatırlatmalıyız. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hafta içinde İsrail’in vaad edilmiş topraklar inancı ile gözünü ülkemize de dikeceğini söyledi. Ak Parti iktidarını bu sözlerin gereğini yerine getirmeye davet ediyoruz.
Şu acı gerçeklerin altını çizmeliyiz. “Gardaş” dediğimiz Azerbaycan İsrail’in petrol ihtiyacının yüzde 40’ını karşılıyor. Bu petrol Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı aracılığıyla, bizim topraklarımız üzerinden İsrail’e ulaşıyor. İsrail’de ise jetlere ve tanklara yakıt olup Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimizin üzerine ölüm kusuyor. Bu petrolün vanasını kapatma yetkisi Türkiye’nindir. Uluslararası Adalet Divanı’nın “soykırım” ara kararını gerekçe göstererek İsrail’e akan petrolün vanası pekala kapatılabilir. Aliyev yönetimi ve Azerbaycan devlet petrol şirketi SOCAR’a bu konuda müsamaha göstermek çok büyük bir vebaldir ve suç ortaklığı olarak kayıtlara geçer.
Kamuoyunda gösterdiğimiz direnç sayesinde İsrail’le ticaret yasaklandı. Ancak paradan gözü dönmüşler, transit yollarla bu ticareti sürdürüyor ve bu durum sürekli olarak bir utanç vesikası sadedinde belgeleniyor. Yine, Zorlu Holding işgal topraklarında lisanslı olarak enerji yatırımlarını sürdürüyor. Ak Parti iktidarı, İsrail’le ticaret yasağını delerek karınlarını ateş dolduranları engellemeli ve bu konuda tutarlı ve samimi olmalıdır.
İsrail’e istihbarat aktarımında kritik rol oynayan Kürecik ve mühimmat taşınmasında bir ara istasyon olan İncirlik üsleri halen açıktır. Yapılan açıklamalarda, bunların NATO üssü olduğu, İsrail’in NATO üyesi olmadığı ifade edilmektedir. Bu açıklamalar aklımızla alay edildiği anlamına gelir. İsrail’in arkasında yekvücut bir şekilde kenetlenen Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya’nın İsrail’e bilgi vermemesi ve üsleri onun lehine kullanmaması düşünülebilir mi?
Direnişin yoldaşları;
Aksa Tufanı Savaşı, bir yıl önce Filistin’le ilgili arka planda dönen oldu-bitti senaryolarına ve İsrail’in bölgenin bir gerçekliği olarak kabul edilmesine dair atılan adımlara karşı Hamas lideri Yahya Sinvar’ın startı ile başlatıldı. “Ya Zafer Ya Şehadet” bu savaşın parolasıydı. Aksa Tufanı Savaşı, tüm ırkçıların ve mezhepçilerin manipülasyonunun aksine, tüm bölgenin, İslam coğrafyasının ve insanlığın bağımsızlığı için bir dönüm noktasıdır. Hamas ve diğer direniş grupları hepimiz adına savaşmaktadır. Bu bilinç ile bizler de bu savaşta safımızı net bir şekilde tayin etmeliyiz.
İsrail’e destek veren firmaların mallarının boykot edilmesi asgari insanlık vazifesidir. Bu bağlamda halkımızda boykot bilincinin dalga dalga yayılması için çaba sarf etmeliyiz. Direnişe maddi destek için en üst seviyede çırpınmalıyız. Arkasına Batı emperyalizmini alan terörist İsrail, direnişin sahipsiz olmadığını ve İslam ümmetinin tüm hücreleriyle direnişin yanında olduğunu görmelidir.
Amerikan emperyalizmine, bölgedeki karakolu ve şımarık çocuğu Siyonist İsrail’e diz çöktürecek olan yegane faktör direniş ve vahdettir. Ümmet olarak her türlü ırkçılığı ve mezhepçiliği ayaklar altına alarak İslam Birliği için kenetlenmeliyiz. Aksi yönde yapılan her propagandanın Siyonistlerin hanesine artı olarak yazıldığını bilerek bu propagandaları yapanları mahkum etmeliyiz. Siyonizm ve emperyalizmle mücadele tek başına İran’ın, Türkiye’nin veya Pakistan’ın üstesinden gelebileceği bir sorumluluk değildir. Bu sebeptendir ki, güçlerimizi birleştirerek çelikten bir irade ortaya koymamız kaçınılmazdır.
Kendi ülkemizde siyasi iktidara görevlerini hatırlatmaktan kaçınmamalıyız. Bizim görevimiz somut adım atmak ve attırmaktır. İsrail’e yönelik sözlerin icraata dönüşmesi için hükümete karşı sesimizi yükseltmeliyiz.
Basın açıklamamızı sonlandırırken, Aksa Tufanı Savaşı boyunca şehit olmuş vatandaşlarımızı da rahmetle anıyoruz. Seyfullah Öztürk, Yakup Erdal, Hasan Saklanan ve Ayşenur Ezgi Eygi kardeşlerimizin fedakarlığı unutulmayacak ve nesilden nesile aktarılacaktır.
Rabbimiz! Ayaklarımızı sabit kıl! Zillete düşmekten, bozgunculardan aman dilemekten bizi muhafaza eyle! İzzeti kuşanıp sırat-ı müstakim üzere olmayı bize nasip eyle! Mübarek kıldığın Aksa’da namazlarımızı özgürce eda etmeyi, özgür bir Filistin’de, Kudüs’ün aydınlık şafağında buluşmayı bizlere nasip eyle!
Yaşasın Aksa Tufanı!
Yaşasın Özgür Kudüs!
Yaşasın Filistin Direnişi!
Etiketler
Bunlarda İlginizi Çekebilir