Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayı Uzman Dr. Cihan Kolip, Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk köylüsünün daha fazla para kazanacağını savundu.
Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayı Uzman Dr. Cihan Kolip, Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk köylüsünün daha fazla para kazanacağını savundu.
Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayları Saha çalışmalarına devam ediyorlar
Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayı ve GİK üyesi Uzman Dr. Cihan Kolip, Milletvekili Adayı Kerem Çiftçi ve İl Yönetiminden Nahide Dursun, Halil İbrahim Özsay Adapazarı Ziraat Odası Başkanı Ercan Ateş ve Yönetim Kurulu Üyelerini ziyarette bulundu.
Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayı ve GİK üyesi Uzman Dr. Cihan Kolip,”Zafer Partisi iktidarında, Tarım politikaları üretici refahı gözetilerek ve tüketici talepleri doğrultusunda kanunla belirlenecek. Her 5 yılda güncellenecek tarım politikaları, Türkiye’nin temel ihtiyaçlarına ve ürün çeşitliğine göre düzenlenecektir.
Zafer Partisi Sakarya Milletvekili Adayı Uzman Dr. Cihan Kolip, Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk köylüsünün daha fazla para kazanacağını savundu. Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk köylüsünün daha fazla para kazanacağını savundu. Büyükşehir yasasını iptal ederek köy okullarını tekrar açacaklarını aktaran Kolip, tarımda yeni bir yapılanma ve üretim dönemine girilmesinin şart olduğunu vurguladı. Türkiye’de 20 yıldan beri tarımın tasfiye edildiği bir sürecin yaşandığını söyleyen Kolip,”Önümüzdeki dönem küresel ısınmaya paralel olarak su kaynakların azalması neticesinde tarımda verimlilik bütün dünyada düşecek. Birde geçici olarak Rusya Ukrayna savaşının eklenmesiyle daha kısa vadede de ciddi bir tarımsal ürün sıkıntısı küresel bazda geliyor. Bu Türkiye’ye hazırlıksız yakalanmasına neden oldu. İhmal edilmiş bir tarım, küresel ısınma ve Rusya Ukrayna savaşı üçü birleşince önümüzdeki günlerin zor geçeceği anlaşılıyor.” dedi.
KOLİP ; Vatan toprağının her karışı değerlidir ve erozyonla
yitip gitmesi asla bağışlanamaz.
Zafer Partisi iktidarında vatan toprağı, o vatan
üzerindeki evlatlarını besleyecek verimliliğe
kavuşturulacaktır.
Zafer Partisi iktidarında çiftçimiz; mazot, gübre, ilaç,
yem fiyatlarının baskısı altında bırakılmayacaktır. Bitkisel
ve hayvansal üretim girdilerindeki dolaylı vergiler (ÖTV,
KDV gibi) tamamen sıfırlanacaktır.
Çiftçi Hak Ettiği Saygı’ya Kavuşacak
Büyük Atatürk “Milletin efendisi hakiki müstahsil
olan köylüdür’ dediği halde bu kesim hep ucuz destekleme
politikalarına ve köylünün oyuna tahvil edilmiştir.
Partimiz buna son verecektir.
Reel ekonominin temeli üretim, üretimin de ana
kaynağı Tarımdır.
Plânlı Sürdürülebilir Kalkınma Stratejimizin temeli
tarım ve üretici sektörlerdir. Partimiz tarım ile ilgili kısa
vadede, girdi maliyetlerinin yüksekliği, tarımda ölçek
sorununun çözümü, yanlış teşvik uygulamaları, tarımda bilgi
ve dijital teknolojilerin uygulanması, rekolte tespiti ve
tarımsal ürünlerde optimum miktarların tespiti, ekonomik
hayat sahasına yönelik üretim ve ihracatın artırılması, tarımla
uğraşanların iktisadi refahtan pay alması, tarım ürünleri
borsalarının etkinleştirilmesi gibi güncel sorunları çözecek
bir program uygulanacaktır.
Program felsefesi doğrultusunda partimiz Tarım
Eylem Planı’nı hazırlamıştır.
Zafer Partisi, Tarım Eylem Planı içerisinde başlıca;
Marmara Eylem Planı, Trakya Ergene Eylem Planı,
Tarım Kaynaklarını Koruma ve Geliştirme Eylem Planı,
Etkin Su ve Toprak Yönetimi Stratejisi ve Eylem Planı,
Kirlilik ve Erozyonla Mücadele Eylem Planı, İklim
Değişikliği ve Çölleşme ile Mücadele Eylem Planı, Taşkın
ve Kuraklık Yönetimi Eylem Planlarını hazırlamıştır.
Tarımsal Verimi Artırmak, Üretim Planlaması ve
Pazarlama
Tarım Kentlerini kurmak, bu kentler çerçevesinde
tarım ve sanayi kasabaları meydana getirmek, tarım sanayi
entegrasyonunu sağlamak ve millet sektörünü böylece
uygulama sahasına dâhil etmek kararlılığındayız. Her tarım
kenti çevresi bir üretici örgütü sayılacak ve ürün deseni,
havza verimliliği için su toprak dengesi, Pazar araştırma
konusunda her tarım kenti çevresi için verimlilik, üretim
planlaması ve pazarlama sistemi geliştirecektir.
Üretici örgütlenmelerinin bugüne kadar yarım kalmış
organizasyonu tamamlanacak ve üst birliklerin de üst birliği
kurularak bütün ziraat odaları, tarım kredi, tarım satış ve her
türlü kooperatifleşme üst örgütlenmesini gerçekleştirip
strateji, yönetim, eylem planının dayanağı olan çiftçi
katılımını gerçekleştirip katılımcı demokrasiyi geliştirmeye
de katkı sağlanmış olacaktır.
Ziraat Bankası ve Üretici Üst Birliği, GSMH’nın
yüzde beşinden (%5) az olmamak üzere tarımsal kalkınmayı
gerçekleştirmek üzere bu tarım kenti çevresine gerekli
tahsisatı yapacaktır.
Ürünlerin Arz Güvencesi
Üretimin sürdürülebilirliği ürün arzının güvencesini
teminden geçer. Bunun için Zafer Partisi, gerek sanayinin
ihtiyaç duyduğu hammadde bakımından gerekse tüketici
talepleri istikametinde bütün ürünlerde arz güvencesi için
taban fiyat politikasını yeniden ele (alacak) alınacak;
sözleşmeli tarım ile tarım sanayi entegrasyonunu millet
sektörü içinde bütün veçheleriyle tesis edilip çiftçinin
ürünlerini tarlasında alıcısını bekleme dönemi ve/veya ürün
arzı garantisi olmadığı için dönemsel olarak üretiminden
çekilmesi gibi felaketlerin yaşandığı bir Türkiye tablosu (na
fırsat vermeyecektir.) Zafer Partisi iktidarında söz konusu
olmayacaktır
Tarımda yeni bir yapılanmanın ve bir üretim dönemine girilmesinin şart! Zafer Partisi olarak tarımda yeni bir yapılanmanın ve bir üretim dönemine girilmesinin şart olduğunu düşündüklerini belirten Kolip,” Özellikle üç sene boyunca tarımda girdi fiyatlarını devlet süspansiyonuyla düşürmeyi hedefliyoruz. Yani hem gübre, hem tohumda çok büyük ölçüde dışa bağımlıyız ve dışa bağımlı olduğumuz için dövizdeki her artış doğrudan çiftçinin tarlada attığı her tohuma yansıyor. “ şeklinde konuştu.
Önümüzdeki en büyük mesele hem bol hem ucuz gıdaya erişim! Açıklamasına devam eden Kolip, “Ve tabi birde üçüncü maliyet var biliyorsunuz oda yakıttan kaynaklanıyor burada sadece çiftçinin traktöründe kullandığı mazottan bahsetmiyoruz aynı zamanda o ürünün tarladan alınıp şehirde tezgahın üstüne gelmesi içinde bir nakliyeye ihtiyaç var. Biz bunun içinde bir planlama yapıyoruz ve böylece hem bol hem ucuz gıdaya erişmesi önümüzdeki en büyük mesele olarak görünüyor ve biz bu meseleyi çözeceğimizi düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Büyükşehir yasasını iptal edeceğiz, köy okullarını yeniden açacağız Köy okullarını tekrar açacaklarını aktaran Kolip, tarımda yeni bir yapılanma ve üretim dönemine girilmesinin şart olduğunu vurguladı. Kolip,”Tabi bunun yanında ekilmeyen ve adeta köylünün elinden alınan köysüzleştirilen milyonlarca dönüm arazimiz var. Bunların tekrar tarımda buluşturulması gerekiyor bunun içinde biz büyükşehir yasasını iptal edeceğiz ve köyleri tekrar tesis edeceğiz. Köyleri tekrar tesis ederken bir konunun üzerinde oda köy okullarının tekrar açılması çünkü köy okulları açıldığı taktirde aileler köylerde kalacaklar çocuklar okuyacaklar köyde öğretmen olacak ve doğrudan üretimin içersinde olacak, yeni nesillerde üretimin içerisinde olacak. Bu taşımalı eğitim Türkiye’de ne yazık ki tarımın gelişmesinde büyük darbe vurdu ve bunun artık engellenmesi gerekiyor ve bunun artık engellenmesi gerekiyor. Bu konuda da hazırlamış olduğumuz projelerimiz var” açıklamasında bulundu.
Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk Köylüsü daha fazla para kazanacak Son dönemde Suriyeliler Afganlar bu süreçte çok önemli bir rol oynamaya başladı ve sadece sanayide değil tarımda da Türk insanının elinden işini almaya başladı ve Türk insanının gelirini düşürmeye başladı. Bakın çok net olarak ifade ediyorum Suriyeliler vatanlarına döndükten sonra Türk insanı daha fazla, Türk köylüsü daha fazla para kazanacak. Neden çünkü yevmiyeler artacak bu gün Suriyelileri göstererek yevmiyeleri düşürüyorlar. İnsana eğer hak ettiği parayı verirseniz çalışanda bulursunuz ama bakın hak ettiği parayı verirseniz çalışanda bulursunuz. Onun için Suriyelilerin dönmesi ülkelerine vatanlarına üzerimizden büyük bir ekonomik yükü kaldıracağı gibi aynı zamanda 1 milyondan fazla insana yeni istihdam alanlarının ortaya çıkmasına neden olacak. Devletin vergi kaybını engelleyecek bu bir zorunluluk artık hepimiz için.