Türk Kadınlar Birliği Sakarya Şube Başkanı Tevhide Yağan”Karnımızdaki bebeğimizle, evimizde, uykumuzda, yolda yürürken her an öldürülüyoruz”
Kadının insanca yaşam hakkını elinden alan her davranış, kadın bedeni ile ilgili
dilden çıkan her kelime, kadını yok sayan her fikir şiddettir ve bunların en acımasızı
da ölümdür.
Öldürülüyoruz !
Karnımızdaki bebeğimizle, evimizde, uykumuzda, yolda yürürken her an
öldürülüyoruz. Durum bu kadar acı ve acı hepimize bu kadar yakın, anlık tepkilerimizle
son bulacak kadar basit bir sorun da değil.
Kadınlar kutsaldır , onlara kalkan eller kırılsın gibi beylik lafları söylemekle
şiddet bitmiyor. Bu ülkenin sorunu kadınlar değil, kadınların yaşamlarına,
kararlarına, haklarına yönelik baskı ve müdahalelerdir.
Öncelikle kadına yönelik her türlü şiddetin hukuksal bir sorun olarak kabul
edilmesi şarttır. Devlet var olan yasaları ve cezaları uygulayarak alacağı önlemlerle
daha caydırıcı olmanın çarelerini bulmak zorundadır.
Suçluların cezalandırılmadığı sistem onları cesaretlendirdikçe, her gün daha
kötüsünü daha korkuncunu, yaşıyoruz.
Bu ülkede kadın olmanın yanında çocuk olmakta çok zor. Sevgi ve güven içinde
yaşamalarını istediğimiz çocuklarımızı, bebeklerimizi bile cinsel obje olarak gören,
yaşam hakkını, çocuk olma hakkını elinden alan insanlık dışı olaylar karşısında korku
ve endişe duyuyoruz.
Maalesef, kadına şiddet ve çocuk istismarı konusunda dünya listelerinde hızla
yükselirken, Kadının ve çocuğun sahip olduğu insan hakları hızla geriye gidiyor.
Var olan yasaların daha etkin ve sonuç odaklı olabilmesi için acilen Kadın ve
Çocuk bakanlığının yeniden hayata geçirilerek etkin ve güçlü bir yapıya
kavuşturulması şarttır.
Bizler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele gününde
Seslerimizi duyurmak için daha da güçlenip, bu utanç verici olayları hayatımızdan
sonsuza dek silininceye kadar kararlı duruşumuzdan vazgeçmeyeceğiz.